24 Şubat 2011 Perşembe

bilmek isterdim

"bir gün kopsak bile her zaman kalbimin odalarından birindesin deli kız!" işte eski anı kutumu karıştırırken bulduğum bir not.. altında bir dost yazılı, asla kim olduğunu bilmedim sıramın üstünde -çok iyi hatırlıyorum matematik defterimin arasında- bilmek isterdim. kalbinin odasında her zaman konaklayabilceğim bir dostun, kim olduğunu. 

bu kadar, yazmak istedim, yazdım, gidiyorum. 

19 Şubat 2011 Cumartesi

ne çok yakın ne çok uzak

bir pazartesi okul çıkışı.. delilik ya geçen trene dil çıkarıp el sallıyorum, aklından ne geçiyordu? diye sorma çünkü bende bilmiyorum. Şuursuzca yapılan bir şeydi, amaçsız. Kalbim temiz ya içimden geçmedi değil tanıdık çıkarsa nolur naparım nasıl açıklarım.. ondan bir gün sonra akşamında tam telefonu kapatmak üzereyken mesaj "ne zamandan beri trenlere dil çıkarıp el sallıyosun?" o an ki suratımı ve alnımdan soğuk soğuk terlerin nasıl aktığını görmeniz lazımdı, tam bir epic fail! aslında komik bir durum nasıl açıklayabilirsin ki, mallık işte :D ama mesaj atanın kim olduğuna yakınlık derecesinin ne olduğuna bakmak lazım. konuşmadığın bir arkadaşınsa ve uzun bir aradan sonra mesaj atıyorsa ve attığı mesajda senin trene dil çıkarıp el sallamandan ibaretse.. inanın durum zor, açıklaması daha da zor :)

ismini vermek istemiyorum ama bilen bilir zaten bu olayı anlattığım arkadaşlarım var. hala gülüyorum aklıma geldikçe. o trenin içinde olup kendimi görmeyi çok isterdim.aslında veya o trende onu da görmek isterdiim. çok inatçı biridir kendisi, çok şirin. Tanısanız çok seversiniz, o trenlere az binip gitmedim ona oralara, bilseniz neler yaptım nasıl bir dostluktu bu, şaşırırdınız. Biraz sıradışıydı çünkü, ne çok yakın ne çok uzak. nerde durucağını bildiğin biri, değişik işte ama çok iyi, komik. gerçekten komik. konuşurken birdenbire durup 'naber?' diyo, işte siz o zaman -sanırım anlatamam yaşamanız lazım-. değişik bir deneyim oldu benim için, şimdi görüşmesemde, çok sık konuşmasam da eski bir dost olarak değer veriliyo kendisine :) o zaman simdi ona burdan son günlerde çok sık dinledğim Jehan Barbur'dan Gidersen i armağan ediyorum :) 

5 Şubat 2011 Cumartesi

minimoy'uma

şüphesiz herşeyimi anlatabilceğim eski bir dostumla buluştum bugun.. yine anlattım herşeyi, sanki aylardır görüşemeyen iki dost gitti her dakika birlikte olan iki dost geldi.. sanırım dostluk böyle bir şey, bıraktığın yerden devam edebiliyosan "gerçek dost" olabiliyosun o kişiyle. derdimi tasamı hiç bıkmadan dinledi, canım sıkıldı yine onu buldum dibimde,git dedim gitmedi.kızdım bazen, zorladı beni, ama asla vazgeçmedi. benim minik dostum !

senin gibi insanlar var mı gerçekten ? inan yıllar sonra da görsek birbirimizi biz yine bıraktığımız yerden hiç neşe kaybetmeden devam eder dostluğumuz.. yaptığımız planlar -haince- oynadığımız aptal oyunlar, nişantaşı sokaklarında deli gibi gülmeler, sıla elif ayman.. ben hiç birini unutmadım o sıraları, 10 katlı o tarihi binayı kalbime diktim. her bir katınada sizleri, çok şey öğrendim sizden.. yokluğu, varlığı, azlığı, çokluğu, sevgiyi, nefreti, kavgayı, dostluğu. tek tek değerlisiniz. ama sen farklısın biliyosun bunu :)

en güzel günümüz böyle olsun..

bu iki vapur gibiyiz aslında nadir yanyana geliyoruz.. o denizde bazen kayboluyoruz ama gün gelicek yine aynı limana aynı halatlarla bağlanıcaz. o zamana kadar, seni hep sevicem minik ! 

4 Şubat 2011 Cuma

onu biz delirttik.

benim hayatımda öyle önemli bir insan var ki. böyle ona söylemesemde her gün evde olsun onunla uğraşıyım odasına şuursuzca giriyim bana facebooktan birilerini göstersin "ay sen su video'yu izledin mi" desin.. gülelim eğlenelim.
hayatını özel kılan insanlar vardır ya işte onlardan biri o. benim ablam, gururla söyleyebilceğim parmak gösterebilceğim örnek insan !

bazen o olmasaydı diye düşününce;
-o kadar çok sey yazamam ama bütün bu yazının ana fikrini tek kelimeyle anlatabilirim..kasmayın.
EKSİK olurdum. evet evet başka bir kelime gelemez buraya. eksik. o hayatımda diye hergün dua edebilirim ona tapabilirim,

senin bir ablan/abin var mı ? cevap -var- ise anlayabilirsin, tatlı kavgalar sürtüşmeler anne babaya şikayet önceden kardeşken simdi benim en yakın arkadaşım. niye yazıyorum nerden çıktı bu abla meselesi ? ben onu çok özlüyorum. ilk başlarda sevindim hemde çok başka şehire gitti rahatladım 5 yıl orda okuyacak oh mis! ama yokluğu evin her köşesinde.. evi ev yapan eşyalar süslü pahalı avizeler biblolar koltuklar değil.. kesinlikle değil! tek bir döşek olsun evde, ben yine ablamı hiç bir şeye değişmem.. o geri gelsin, okulu bitsin, elini işine alsın, kariyer yapsın, evlensin,mutlu olsun, çocuğu olsun.. nolursa olsun, o benim biricik ablam! seni çok seviyorum c.t

-seni ben delirttim.



Vicdansiz herif !

Hıncal Uluç'un yazısını okudum az önce.. Sinirlenmemek, kizmamak okurken dudaklarının arasından 'yuh, olmaz bu kadar' cümlesinin çıkmaması çok zor.. Ölmüş bir kadın, arkasında esi daha hiç bişeyden habersiz 18 aylık oğlu.. Çok merak ediyorum o yazıyı yazarken hiç dusunmedi mı -hadi olmuş bir insana saygısı yok - o cocuk buyicek bilgisayar kullanmaya başladığında arama motoruna ilk annesinin adını yazicak.. Aglicak belki de anesinin o nese dolu videolarini izlerken, ardından yazilan o güzel yazıları okuyacak, annesini çılgınlıklarını gözünün önünde canlandırıcak lanet edicek keske ölmeseydi diye. Ve soonraaaa Hıncal uluç.. Herkes bu yazıyı okumasını istemicek çünkü annesinin ölümünün ardından bile sırf ilgi çekmek için onu kotuleyen iğrenç bir yazı var ortada.. Ama o cocuk onu okuyacak. Kim bilir neler hissedicek? Belki yanlış belki doğru bekar bir adamın evine gecenin o saatinde gitmek.. Ama yazdıklarını haketmez!

Şimdi sana soruyorum Hıncal Uluç, bu cocuğa nasıl hesap vericeksin ?

Ask tesadüfleri sever..

Uzun zamandır böyle bir film izlememiştim, ağlamamıştım. Gercekten filmin her karesinden de anlayabilirsiniz inanılmaz bir emek var. Emeginin karşılığını eminim alicaktir Omer Faruk Sorak. Burdan kendisine bir borç bilirim bu teşekkürü.. Yıllar sonra tesadüfler sonucu birbirini bulan çocukluk askı, hayaller, ilk heycanlar derken herkesi cocukluk askına goturebilcek bir film. Kendini koyabilcegin, repliklerinde abartı yok, sade.. Kisacasi gidip görülesi izlemesi bir film. Umarım korsan tayfasına hemen düşmez ve emeğe saygı gösterilir.. Saygılar.

3 Şubat 2011 Perşembe

merhabalaaaar

yeniyim buralarda, öyle iddialı değilim şimdiden belirtiyim. nasıl yazılır ne yapılır ne edilir aslında pek bir şey bilmiyorum

kendimi tanıtmam gerekir mi ? tamam o zaman, ben albatroos, evinizin yeni neşesi ! :D şaka bi yana ben nilsu. günlük olsun, düşüncelerimi özgürce ifade ediliyim diyee açtım sanırım. iyi eğlenceleer